Anadolu'nun Kayıp Şarkıları [2010]

Anadolu'nun coğrafi konumu nedeniyle binlerce yıldır farklı toplulukları, kültürü barındırması sonucu her zaman diğer toprak parçalarından farklı bir yanı olmuştur. Bu farklı kültürler zamanla içe içe geçerek örfüne, adetine yansımıştır. Bugüne kadar bu zenginlikleri araştırmak için belgeseller, kazılar, araştırmalar yapılmıştır ama "Anadolu'nun kayıp şarkıları" gibi müzik kültürü üzerine herhangi bir çalışma yapılmış mıdır bilmiyorum. Nezih Ünen'in yönetmenliğini üstlenmiş olduğu bu belgesel, müzikal içerikli çalışmada hiçbir profesyonel müzisyen bulunmadığını söyleyelim. Türkiye'nin dört bir yanında belkide bu güne kadar hiç ekrana yansımamış olan halk türküleri farklı dillerde yedisinden yetmişine kadar birçok sade vatandaş tarafından dile getiriliyor. Bununla da yetinilmiyor, bu türkülere modern müzikler gayet hoş bir şekilde eklenerek ortaya inanılmaz güzellikler çıkartılıyor. Bu belgeseli izlerken ülkemde ne kadar farklı dilin, milletin, kültürün, dinin bulduğunu tekrar hatırlamamda cabası.




Gayet hoş, eğlenceli, bilgilendirici tarafı olan bu yapımı izlemenizi tavsiye ediyorum.
Belgesel severlere duyrulur diyip yapımda semah eşliğinde dile getirilen Mevlana'nın sözleriyle yazımı bitireyim.

Gel, ne olursan ol yine gel,
İster kafir ol, ister ateşe tap, ister puta,
Nasılsan öyle gel...
Bu dergah umut dergahı, umutsuzluk değil...
Kim olursan ol, öyle gel!
“Nerelisin?” diye sordum ona
Şakacı bir gülüşle bana dedi ki
“ Benim yarım Türkistanlı, yarım Ferganalı,
yarım sudan topraktan, yarım candan gönülden,
yarım deniz, yarım baştan başa inci”
“ Arkadaş olalım o zaman
yabancı değil, akrabayız” dedim
Gülümseyerek dedi ki “Ben akrabamla yabancıyı,
tanıdıkla tanımadığımı ayırt etmiyorum”
Sen bensin, ben senim işte
Öyleyse bu kavga niye?


www.anadolununkayipsarkilari.com

Hiç yorum yok: