Psikopat - Keith Ablow



Bundan bir iki ay önce bitirdiğim ama tanıtmaya fırsat bulamadığım Psikopat isimli kitabı tanıtmaya ve kitap hakkında ki düşüncelerimi sizinle paylaşmaya çalışacağım.

Kitabın boşrolü olarak tanıtmlayabileceğim iki karakter bulunmakta. Bunlardan birincisi uzun boylu , çok yakışıklı olmamasına rağmen çekici ve işinmde çok başarılı olan psikiyatrist Jonah Wrens. Diğeri ise yine uzun boylu ,orta yaşlarda , çözdüğü davalarla öne çıkmış bir psikiyatrist Frank Clevenger.
Jonah sabit bir hastanede görev yapmamakta , kısa süreli olarak hastanelerde çalışıp hastane hastane dolaşmaktadır. Giyimine dikkat etmesi , altındaki arabanın BMW X5 olması , çekiciliği , konuşmasındaki güvenirlik ile hem manevi olarak hemde maddi açıdan karşısındakini çok rahat etkileyebilmektedir. Kitapdaki karakterimizin üstlendiği rol ise dış görünüşüne göre tamami ile terstir. Bu kadar olumlu özelliklerine rağmen karakterimiz içindeki öldürme içgüdüsüne karşı koyamamaktadır. Yaptığı ülke içi yolculuklarında yollarda karşısına çıkan otostopçuları arabasına alıp , kendileri ile hayatlarını paylaşmalarını istemektedir. Kendisi ile hayatlarını paylaşmadığını düşündükleri insanları vahşice boğazlarını keserek öldürüp, kurbanlarından kan örnekleri almaktadır . FBI bu olaylar karşısında herhangi bir çözüme ulaşamamaktadır.
Frank Clevenger bir önceki cinayet davasında büyük bir başarı yakalamış bir cinayet vakasını çözmüştür. Bu aile cinayetinde suçluların aile fertleri çıkması ile ailenin küçük oğlu ortada kalmıştır. Bunun üzerine ortada kalan genci Frank evlat edinir.

FBI çözemediği bu davada Frank'den yardım ister. Artık oyun başlamıştır. Bu iki dahi psikiyatrist arasında ki psikolojik savaş gazetelerden birbirlerine yazdıkları mektuplarla ortaya dökülmeye başlar. Bu psikolojik savaş içinde Frank babalık görevlerini yerine getirmeye çalışırken ayrıca FBI'da aynı dava içinde beraber çalıştıkları bir ajana aşık olmasıyla konu daha da içinden çıkılmaz bir hal alır.


Deepnote: Konu olarak çok üst düzeyde olan bir kitap değil. Bir iki ince ayrıntı dışında klasik amerikan filmlerinin senaryolarına benziyor. Hani öyle sonunu çok merak ettiren cinsten bir kitapda değil. Biraz gerilim , biraz psikoloji , biraz aşk , biraz aile temaları ile bezenmiş orta sınıf bir kitap.

4 yorum:

Qronik kopuq dedi ki...

bu kitabı okudum ve gerçekten çok beyendim... bence psikopat bir gerilim başyapıtıdır. bütün rollerdeki karakterler çok inandırıcıydı. kendimi her sayfa çevirdiğimde o karakterdeymiş gibi hissettim. bir kitap okuyucusunun, kendisini o kitabın karakterlerinden biri hissetmesi o kitabın harika yazılmış olmasıyla örtüşmektedir. keith ablowu tebrik ediorum...

Adsız dedi ki...

İnsanları nasıl tanırsınız? Birebir konuşarak, bu bence ortalama verilen bir cevaptır. İnsanlar kişilikleriyle tanınmalıdır.İnsanlardaki bu davranış özellikleri abartıya kaçınca adı kişilik bozukluğu oluveriyor. Kıyafetlerle tanınabilir mi, kabaca hayır. Çünkü, kıyafetler yer ve zamanın cebimizde birleşmesinden oluştuğu için tıpkı, bermuda şeytan üçgeni gibi, tanıma ve tanınma için biraz daha farklı kişisel özellikler gerekiyor.İnsanları tanımak için kitap okumalıyız. Bunu okurken kitabı üstü kürü şekilde değilde, kitabın üstünden ikinci bir kitap yazabilecek şekilde irdeleyerek okumalıyız.. Okuduğumuz kitaplardaki kişilere empati kurmalıyız, yazarın bu kitabı niçin yazdığını anlamaya çalışmalıyız.
Bugün bir kitap okudum. Adı mı psikopat.Yazarı bir psikiatrist olan Keith Ablow.Jonah isimli gezici bir psikiatristin, geçmişte yaşadığı travmaların acısını çıkartacasına insanları anlama ve ruhuyla özdeşleşmek isteğiyle, otobanlarda insanları öldürmesiyle başlıyor. On üç ceset olunca FBI artık yardım amaçlı , sorunlu bir çocukluk geçirmiş olan Frank isimli bir psikiatristten yardım almaya karar veriyor. Bu iki psikiatrist aslında altı hafta kadar bir tıp merkezinde birlikte çalışmışlardır. Yolları The New York Times gazetesinde tekrar kesişir. Mektuplarda tedavi amacı adı altında katili yakalamak istemektedir. Olaylar hızla gelişirken, birkaç kişi daha kaybolduktan sonra katil yakalanır.Herkes muradına ermiş olur.Tamam bunu anladık da, peki psikopatın kişilik özelliklerinden, hangilerini bu kitap barındırıyor. Bir kere yoğun şiddet yanlısı olmaları, bağımlılık ve bağlılık özelliklerinin olmamasından dolayı seyyar olmaları.Dışa bu kişiliklerini açıklamamak için oldukça dikkatli ve hassas davranmaları, çok kontrollü olanlarında başa çıkılamama özelliğinin olması gibi çoğaltılabilir. Birde insanları gizliden çekebilen vahşi cazibelerinin olması da ilave edilebilir. Kitaptan sadece bunu mu öğrendim , tabiki hayır. The Doors isimli eski tarihli geçmişe sahip olan müzik grubunu da bana göre keşfettim. Dinledim çok beğendim. Dinleyeceğim muzik listeme ekledim. Unutmamak gerekir ki bilgiler paylaşıldığı sürece bilgi olma özelliğini kazanır.Çöpe giden bilgiler israftır artık diyerek okuduğum bu kitabın, okunabilecek derecede kaliteli bir kitap olduğunu herkesle paylaşmak istedim.
Saygılarımla İlksen Bahşi

Adsız dedi ki...

ben suan kıtabı okumaktayım 118. sayfadaym ve Jonah belli bir sayfadan sonra ısmı artık geçmıyor sonradan adı tekrar geçmeye başlıyor mu ? cevaplarınızı beklıyorum.

Şekerli dedi ki...

Evet, adı geçiyor.